Alp Er Tunga, MÖ 7. yüzyılda yaşamış Saka Devleti hakanıdır. O, Türkistan’daki bütün Türkleri / Türk boylarını birleştirerek Türklerin bir arada yaşamasını simgeleyen Turan coğrafyası üzerinde Turan Devleti’ni kurmuştur. Kaynaklar, onun merkezinin Özbekistan ve Doğu Türkistan olduğunu göstermektedir. O buralardan hareket ederek Kafkasları aşmış; Anadolu, Suriye ve Filistin’i hâkimiyeti altına almış, 28 yıl hüküm sürmüştür.
Prof. Dr. Necati Demir’in araştırmaları ve yoğun mesaisi sonucunda ortaya çıkan Alp Er Tunga Destanı isimli bu kitap “Giriş”, “Alp Er Tunga Destanı’nın Kaynakları” ve “Alp Er Tunga Destanı Metinleri” bölümlerinden oluşmaktadır.
Giriş’te Alp Er Tunga Destanı’nın Türk destanları içindeki yeri belirlenmeye çalışılmıştır. Alp Er Tunga Destanı’nın Kaynakları’nda destanın şimdilik ulaşılan kaynakları hakkında bilgiler verilmiştir. Alp Er Tunga Destanı Metinleri’nde ise destan metinleri, destandaki olaylar dikkate alınarak, kronolojik sıraya göre yerleştirilmiştir. Çalışmada yer verilen metinlerden Tarih-i Cihan Güşa, Kutadgu Bilig, Dîvânu Lugâti’t-Türk, Süleymanname’nin ilgili bölümleri Demir tarafından okunup Türkiye Türkçesine aktarılmıştır. Herodot Tarihi, Müntekim Ökmen çevirisinden; Siyasetname, Mehmet Altay Köymen çevirisinden; Taberî Tarihi, Z. K. Ugan-A. Temir çevirisinden; Şehname ise Diyarbakırlı Şerifî ile Necati Lugal çevirisinden kısmî düzenlemeler yapılarak özetlenip alınmıştır.
Türklerin İslamiyeti kabulü ve Karahanlı Devleti’nin ilk dönemleri hakkında efsane ve rivayetlerin dışında bilgi çok azdır. Yani İslamiyeti ilk kabul eden Satuk Buğra Han ve onun İslamiyeti nasıl, hangi şartlarda kabul ettiği ile Kâşgar merkezli kurduğu ilk Türk İslam Devleti hakkında gerçekten de bilgiler son derece sınırlıdır. Bu sınırlı kaynaklardan birisi de Satuk Buğra Han ile ilgili rivayetlerin yer aldığı tezkirelerdir.
Türk ninnileri; hem bebekleri birçok noktadan eğitici olmasıyla, hem edebî yönüyle, hem de kulağa hoş gelen melodilerle söylenmesi sebebiyle çok değerlidir.
Elinizdeki kitap, Türk edebiyatı ve kültürüyle alakalı çok önemli çalışmaları bulunan Prof. Dr. Necati Demir’in 25 yıllık bir derleme çalışmasıyla ortaya çıkmaktadır. Türkiye’nin birçok beldesinde ve doğrudan sahada yapılan derleme çalışmalarıyla bir araya gelen ninniler, renkli ve güçlü kültürümüzü gözler önüne sermektedir.
Şecere-i Terâkime, son zamanlarda kaleme alınmış olsa da Türk tarihinin temel kaynaklarının arasında sayılmaktadır. Ayrıca Türkçenin önemli dil yadigârlarından birisidir. H. 1074/M. 1664 yılında Harezmli Arap Muhammed Han oğlu Hive Hanı Ebulgazi Bahadır Han tarafından son derece sade bir Türkçe ile akıcı bir biçimde kaleme alınmıştır.
Şecere-i Türk, adından da belli olduğu üzere “Türkün soy kütüğü” anlamına gelmektedir. Türk tarihi, Türk dili, Türk kültürü açısından son derece önemli bir kaynaktır. Ayrıca Türklere komşu olan milletler için de önemli bir eserdir.
Kutuda Yer Alan Kitap İsimleri:
Oğuzname 1 – Atasözleri
Oğuzname 2 – Uygur Nüshası
Oğuzname 3 – Reşideddin Oğuznamesi
Oğuzname 4 – Kazan Nüshası
Oğuzname 5 – İngiltere Nüshaları
Oğuzname 6 – Câm-ı Cem-Ayin
Oğuzname 7 – Kısa Metinli Oğuznameler
Türk milletinin pek çok ortak değeri bulunmaktadır. Dil birliği, tarih birliği, kültür birliği Türk milletinin en önemli ortak değerlerindendir. Dil birliği, tarih birliği, kültür birliğinin en önemli unsurlarından birisi ise Oğuzname adlı eserdir.
Oğuzname, insanoğlunun yaratıldığı günden itibaren bütün Türklerin uzak tarihini, atalarını, nesillerini, toplum yapısını, özellikle devlet yapısını, dilini, hukukunu, geleneklerini ve yaşayış tarzını daha çok rivayetlere dayanarak anlatan eserdir. Dolayısıyla Oğuzname, Oğuz Türklerinin kimlik belgesidir. Eserin girişi dikkate alındığında da bir Dünya Tarihi’dir.
Oğuzname, Türklerin kökeni açısından en önemli kaynaklardan biri olma özelliğini taşımaktadır. Hazret-i Nuh’tan itibaren 17. yüzyıla kadar olan Türk tarihi, eserde rivayete dayalı olarak anlatılmaktadır. Eser, Türk – Moğol tarih birliğinden itibaren Türk tarihini gözler önüne sermektedir. Oğuz – Kıpçak, Oğuz – Karluk, Oğuz – diğer Türk kavimleri ilişkisi rivayete dayalı olarak anlatılmaktadır.
*
Prof. Dr. Necati Demir’in uzun soluklu ve titiz çalışması sonucunda ortaya çıkan 7 ciltlik ve toplam 2250 sayfalık bu dev eserle dünyadaki bütün Oğuzname nüshaları ilk defa bir araya geliyor…