Müslüman’ın El Kitabı (The Muslims’s Handbook)

MÜSLÜMAN’IN EL KİTABI, özet halinde din ilmihalidir. İlmihal ‘davranış bilgisi’ anlamına gelir. İlmihal, kişinin yaradanı ile ve birlikte yaşadığı toplumla olan münâsebetlerindeki davranışlarını düzenleyen kurallar mecmûasıdır. Bu kurallar, Kur’an ve hadis gibi dini kaynaklarından alınmış olup dini yaşayış geleneğini temsil eder. Dünya hayatının ağır şartları ve sür’atli temposu içerisinde mü’minler, dinî kuralları kaynağından çıkarıp öğrenme imkânına sahip olmayabilirler. Ayrıca bu konular ihtisası gerektiren konulardır. Onun için bu kitapçık, mü’minlerin bu dini ihtiyaçlarını, özet halinde, basit bir şekilde karşılamak amacı ile hazırlanmıştır. Kitapta geçen konular özetin de özeti şeklindedir. İsteyen, merak ettiği konuyu tafsilatlı fıkıh kitaplarından enine boyuna inceleyebilir.

Fihi Ma Fih

Tasavvuf tarihinin en önemli eserlerinden biri olan Fîhi Mâ Fîh “İçinde ne varsa içindedir”, “Ne varsa onun içindedir”, “Olması gereken onun içindedir” gibi anlamlar ifâde eder. Bu kitap, Hazret-i Mevlânâ’nın sohbetlerinde, başta Sultan Veled ve Çelebî Hüsâmeddîn olmak üzere, Hazret-i Pîr’in müridleri tarafından tutulan notların daha sonra düzenlenmesiyle meydana gelmiştir. Yer yer Mesnevî-i Şerîf’ten, Fars ve Arap atasözlerinden alıntılar ihtivâ eden bir hikmetler hazînesidir.

Yetmiş fasıldan oluşan Fîhi Mâ Fîh, kısmen Arapça fakat çoğu Farsça bir eserdir. Fasıllarda bazen güncel olaylardan hareketle, bazen de âyet ve hadîs tefsirleriyle tasavvufî hakîkatler anlatılmaktadır. Bu anlamda Fîhî Mâ Fîh, Kur’ânî hakîkatlerin benzersiz bir güldestesi, bûy-i Muhammedî’nin gönülleri mest eden gül kokusudur.

Mevlânâ Neş’esinden Esintiler (Şiirler-1)

Bulut kaplasa da ayı severim
Rûhu mesteyleyen nâyı severim
Gönlümün en mahrem vâdîlerinde
Çağıl çağıl akan çayı severim

Büyülü bakışlar gönlümü çeler
Gönlü harman eder un gibi eler
Hakk aşkının oku rûhumu deler
Oka hayat veren yayı severim

Mevlânâ Neş’esinden Serpintiler (Şiirler-2)

Akan tatlı sudan içen çok olur
Zengin sofrasında fakîr tok olur
Bir damla ümîdim varsa yok olur
Eyler isen beni lûtfundan cüdâ

Senin ırmağında su eksik olmaz
Aşkına düşenler hiç mahrum kalmaz
Bu kul, aslâ başka bir kapı çalmaz
Sana döndüm, gayra eyledim vedâ